merhaba

önceki yazılarını okuyup da ne içmişim lan ben; du hemen düzeltiyim hissiyatı oluyor mu sizde de? muhtemelen. o değilde kar niye yağmıyor la.. ayrıca şu müzikten de sıkıldım. sevdiğim bi kazağım olmadı hiç. hep tercih yapmak zorunda kalıp geride bıraktığım kazağın verdiği hüzünle büyüdüm.ikilemden nefret ettim hep. :( bi vosvosum olsun isterdim sarı. -mühim olan rengi değil tabi- . nedensiz bi sempati besliyorum öylece, güzel arabalar. erkek arkadaşım da anlamaz bu 1940lı yıllardan kalma döküntü diye tabir ettiği arabalardan haz almamı.. portakal meyvesini çok severim.. şimdi kalkıpta google'dan meyveler yazıp; tadı neye benzediğini dahi bilmediğim meyveleri çok severim yazmasını da bilirim hani. burjuvalık yapmanın âlemi yok durduk yere. yürümeyi hiç sevmem. metabolizmam da çok hızlı. zayıfım! tam böyle de mutlu olma çabasına girdiğim an, biri çıkar tribe sokar durduk yere. ben böyle mutlu olcam belki lan? hayır arkadaşım niye geriyor seni benim zayıf olmam? (kafiyeye gel) nedir yani. neden sürekli bir aksiyon, bi hezeyan peşindesiniz. şuna da değinmeliyim ki, bu insanlar bu insanlar illâki bi götlük yapmalıdırlar. özenle bi kıyafet alırsın;
a: kırmızı seni açmamış.
b: keşke sarı alsaydın. :(
c: bunun bi değişik modelini görmüştüm o daha güzeldi ya. o daha iyiydi. sanki.
d: geçen ayşe'nin üzerinde de görmöştöm. ayol inanmıcaksıan ama naciye'de de görmöştööm..
e: ya kıyafet hoşta biraz dar gelmiş sanki. (veyahut bol da olabilir.)
f: inanmıyoruaam bende de vaar :/
g: renkleri çok iticie.
h: ......

şimdi gel de pişmanlık yaşama. hayır beni bu psikolojiye sokmak için niye bu kadar uğraş veriliyor. anlamış değilim. muhtemelen gururlu bi insan bütün bu luzırlık psikolojisi altında kalmamak için;

-olsun eheh ben böyle seviyorum ya, ben beğendim. çokta hoşuma gitti. rengi de süper. beğendim yani. bi sorun yok.

diyordur, içten içe moralman çöküş saplantısına da girse. sonra da derler niye böylesin. bilinçaltımda çekirdek yiyen bu insan evlatlarının yüzünden vallahi de billahi de. resmen duygularımı örtbas edip, karın bölgesine on tane yumruk yiyip yere yığılan boksörün son çırpınışları gibi oluyor insan, cevap verirken. 3 hayırla uğurlanan yetenek sizsiniz yarışmacıları gibi surat ifadesi oluşuyor. anlatamam.

bu insanlardan da nefret ediyorum bi yerde. popüler kültürün bi parçası olma adına çaba sarfetmiş marjinal kişilik tayfasıdır onlar.

sıcak çikolatayı severim mesela. yanına da browni olacak şöyle. bir de kumanda denilen alet tüm bu ehli keyfimin sefasını sürerken ulaşabileceğin bir yerde olunca tabi. tv açılmaz bu evde pek. şayet annemin dizi ve sabah program keyiflerini saymazsak. tabi o da beni kapsamadığı için bi sorun yok. o değilde fatmagül'ün yengesi nasıl bi varlıktır yarabbim. bak şuraya yazıyorum. filmle hiç bi bağlantım ve izlemişliğim yok ama. bütün suç o yengesi insanının başının altından çıkacak gibi geliyor. zamanında kavak yellerindeki o kare suratlı karıya da çok aşifte bu, bi boklar yiyecek hadi hayırlısı demiştim. töbe yarabbim, dalga unsuru olacak bi konu değil ama öyle söylemek istedim bi an.

teni çok koyu olan insanlar hep itici gelmiştir bana. tamam bitter çikolataya ayrı bi zaafım var lâkin.. zenciler filan nebliyim... çekik gözlü insanlar da sempatik gelmez hiç. vay amk nasıl görüyorlar diye gece yatarken popomu sağa sola devirip rahat ededururken düşünürüm hep. bazen sıçarken filan da düşünmüyorum değil. neyse.

sevgililer günü de geliyor. bu konu hakkında da düşüncem çok. belki ilerleyen vakitlerde burda olup buna değinirim. yani umuyorum. gidip bi şeyler yesem iyi olacak. hadi öptüm genşler.